Badahan Canatan, bu hikayeyi T.B.D’nin bilim kurgu hikaye yarışması için yazmış, fakat başvuru tarihi ile ilgili bir sorundan ötürü, hikayenin yarışmaya...
Arama:
Gözlerini açtı. Kül rengi naylon bir çuvalı paçavralar ve kâğıt parçalarıyla doldurarak oluşturduğu yer yatağından doğruldu ağır hareketlerle. Elini ağzına...
Önce fark etmiyorum ne dükkanı olduğunu, sadece ahşap kakmalı kapının güzelliğine kapılıp istemsizce yaklaşıyorum o tarafa doğru. Sonra tabelayı görüyorum ve...
Bu hikaye, Korkut ALDEMİR’in “Ankara’da Soğuk Gece” romanındaki öğeleri içeriyor olsa da, romanın (veya olası serinin) dışında...
Kadir, karanlık olan oturma odasında durmuş, sinirli gözlerle oğlunun yattığı odaya doğru bakıyordu. Üşüyordu ve bunun sebebini ona söylemesi için duvarda...
Eski katedralin içerisinde yüzyıllardır nefretten doğan öfke, şiddetle saçılan dehşet, kanla beslenen kaos hâkimdi. Katedral denildiğinde akla gelen şey;...
Naron uzun ömürlü olan Rigel ırkındandı ve ailesinin galaksi kayıtlarını tutan dördüncü üyesiydi. Naron'un büyük bir defteri vardı. Buna galaksilerde kafaları...
Ahmet bey, rahat yatağındaki uykusundan aniden uyandı. Pencerelerden odaya dolan sabah güneşi, içini yeni bir güne başlamanın huzuru ile doldurdu. Sonra...
Günceye başlamamın en önemli sebebi Türkiye’de doğru düzgün kitap okuyamıyor olmamdı. Ben bilimkurgu, korku ve fantastik okuyucusuyum. Bu türlerde...
Bilim kurgu aslında çok popüler olan bir edebiyat dalı olmadığı için, sosyalizmle arasındaki bağlantıyı kurmak zor olabilir.
Beni fizikle ilgilenmeye iten tetikleyici güç, bu yaşadıklarımdı elbette. Başta hangi dala saldıracağımı bilemedimse de, okulu bitirmeme doğru tanıştığım bir...
Şimdi on dokuz yaşındayım. Günlüğe ilk kaydımı düştükten bu yana bir yıldan fazla zaman geçti. Aradaki zamanda çok önemli bir değişiklik olmadı. Bazen yeni bir...
Size anlatacağım hikâye, ne gerçek, ne de hayal ürünü. Bunca yıl sonra bile, halâ düşündüğümde ‘gerçek miydi yahu?' diye tereddütte kalırım. Belki de bunu...
Bildiği üzere Christie Golden ülkemizde Türkçe’ye çevrilen ilk Ravenloft romanı olan ‘Sislerin Vampiri‘ adlı fantezi kitabının yazarı. Ne yazık ki...
Uykusunu bölen şeyin ne olduğunu anlamak zordu. Uyuşuk bir şekilde komidinin üstündeki lambayı açtı. Yine de odada kendisinden başka birini göremiyordu. “Kalk...
Ben doğdum. En azından Michael böyle söylüyor. Onun dediğine göre, her şey benim doğduğum zaman başladı. Michael bir robot. Ben ise bir insanım. Ona sorular...
“…Bu gördüğünüz büyük binalar, kullandığınız son model cihazlar, makineler, övündüğünüz uygarlığınız, bunların hepsi çürüyecek ve toprak olacak…...
Fazla geniş olmayan, trafiğe kapalı bir caddedeyiz, etrafımıza şöyle bir bakıyoruz, sertçe yağan kar gözlerimizi acıtıyor ama yine de bir şeyler görebiliyoruz...
Bir hikâye kaç kere anlatılabilir? Eğer anlatılacak öykü tekse, bunu kaç değişik şekilde anlatabilirsiniz? Bir yaprağın tam zamanı geldiği anda dalından kopup...
Arda o akşam posta kutusunu açtığında karşısında bir çocuğun suratını görünce neredeyse düşüp bayılacaktı. Uzunca bir süredir posta kutusundan çıkan şeyler...