"Düşmüş Melekler" - Richard K. Morgan
Bilimkurgu Ön Okuma Ön Okuma

Ön Okuma: “Düşmüş Melekler” – Richard K. Morgan

Düşmüş MeleklerDüşmüş Melekler

Yazar: Richard K. Morgan
Orijinal Adı: Takeshi Kovacs #2
İthaki Yayınları – Nisan 2018

Genel İnceleme Puanı

Arka Kapak

21. yüzyıl bilimkurgu edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Değiştirilmiş Karbon serisi ve çarpıcı ana karakteri Takeshi Kovacs dizinin ikinci kitabı Düşmüş Melekler’le geri dönüyor!

Değiştirilmiş Karbon’daki olayların üzerinden otuz sene geçti. Ancak eski bir BM elçisi olan Takeshi Kovacs’ın maceraları hız kesmedi. Pek çok kez kariyer ve kılıf değiştirip yeni bir bedenle bu kez daha büyük olayların ortasında buldu kendini: Kanlı bir ayaklanmayı durdurmak üzere uzak bir gezegenin hükümetince tutulan bir askerdi artık.

Ancak mesele taraf tutmaya geldiğinde ona kimin ödeme yaptığına bakmaksızın Kovacs istediği tarafı seçerdi – yani kendininkini. Haliyle sıradışı bir ekip onu kadim bir uzaylı gemisine yapılacak hazine avı için çağırdığında bu teklife hayır diyemezdi. Kalaşnikoflarını hazırlayıp görevini yarıda bırakan Kovacs için bu yeni macera tek başına yapamayacağı kadar büyüktü. Ama o istediğini almak için her şeyi yapmaya hazırdı; ölüleri diriltmeye bile.

Yıldız Gemisi Askerleri ve Bitmeyen Savaş gibi eserlerin izinden giden askeri bilimkurgu/siberpunk türündeki Düşmüş Melekler, son zamanların en dikkat çeken bilimkurgu-aksiyon romanlarından biri.

Takeshi Kovasc geri döndü. Morgan, Değiştirilmiş Karbon’da yaratılan dünyayı çok daha ileriye taşıyor.” –Anthony Ryan

Bilimkurguyla gerilimi birleştirmedeki ustalığıyla türe hak ettiği yeri kazandırmayı başardı.” –Peter F. Hamilton

Morgan şirketlerin açgözlülüğünü, siyasetin çürümüşlüğünü muazzam bir kurguyla ele alıyor.” –The Times

Ön Okuma

Düşmüş Melekler

“Düşmüş Melekler” – Richard K. Morgan
Ön Okuma PDF İndir

BİRİNCİ BÖLÜM

Jan Schneider’ı ilk kez, Protektora’nın Sanction IV’ün bulutlarından üç yüz kilometre yukarıdaki yörünge hastanesinde, acılar içindeyken gördüm. Teknik olarak, Sanction sisteminin hiçbir
yerinde Protektora’nın varlığının söz konusu bile olmaması gerekiyordu – gezegen yönetiminden geriye kalanlar bunun bir iç mesele olduğu konusunda ısrarcıydı ve yerel şirketler çıkarları
geçici süreliğine belgeyi imzalamayı üstü kapalı olarak kabul etmişti.

Dolayısıyla, Joshua Kemp Indigo City’de ayaklanmanın fitilini ateşlediğinden beri etrafta dolaşan Protektora gemileri onay kodlarını değiştirmiş, bir anlamda söz konusu şirketler tarafından uzun vadeli kira sözleşmesi imzalandıktan sonra –vergiden düşülebilir– yerel kalkınma fonunun bir parçası olarak savaştaki devletlere kredi olarak verilmişti. Kemp’in, etkisi beklenmedik
şekilde büyük olan ikinci el yağmacı bombalarının gökyüzünden kovamadığı şirketler yeniden Protektora’ya satılacak, net zararlar silinecekti. Kimse kayba uğramayacaktı. Bu sırada, Kemp’in
güçlerine karşı savaşan kıdemli personel içinden yaralananlar güvenli bir konuma alındı. Bu, safımı seçerken göz önünde bulundurduğum en geçerli nedendi. Savaş oldukça karmaşık görünüyordu.

Uzay mekiği, dev fişek şeritlerini andıran bir cihazla bizi doğrudan hastanenin pistine indirdi. Onlarca kapsül sedye, kaba bir telaşla araçtan çıkarıldı. Cihazın kanadı vasıtasıyla hangara
indiğimizde motorların keskin çığlıkları hâlâ kulaklarımdaydı. Benim kapsülüm açıldığında, hangarın soğuğu ciğerlerimi yaktı. Yüzüm de dahil her şeyin üzeri buz tabakasıyla kaplanıverdi.

“Siz!” Bu, stresin etkisiyle gerilen bir kadının sesiydi. “Ağrınız var mı?”

Gözlerimi kırpıştırarak üzerini kaplayan buzdan kurtulmaya çalıştıktan sonra kan revan içindeki askeri üniformama baktım.
“Tahmin edin bakalım,” diye söylendim boğuk bir sesle.
“Doktor! Endorfin takviyesi ve GP antiviral yapın!” Üzerime eğildiğinde eldivenlerini başımda, hipospreyin soğuk dokunuşunu ensemde hissettim. Oldukça sert bir acıydı bu. “Evenfall cephesinden misiniz?”
“Hayır,” dedim zayıf bir sesle. “Kuzey Cephesi’nden. Neden? Evenfall’da ne oldu ki?”
“Gerizekâlının teki taktik nükleer saldırı çağrısında bulunmuş.” Doktorun sesinde buz gibi bir öfke vardı. Elleri bedenimin üzerinde gezinerek aldığım yaranın büyüklüğünü tespit etmeye
çalışıyordu. “O halde radyasyon travma yok. Ya kimyasal?” Başımı üniformamın yakasına doğru bastırdım. “Işıkölçer. Bu kadarını. Söyleyebilirim.”
“Üzerinizde kalmamış. Tıpkı omzunuzun büyük bir kısmı gibi.”
“Ah.” Doğru kelimeleri bulmaya çalıştım. “Temiz olduğumu düşünüyorum. Hücre taraması yapamaz mısınız?”
“Burada yapamam, hayır. Hücresel seviyedeki tarayıcılar hastanenin koğuşunda bulunuyor. Size koğuşta bir yer ayarlayabilirsek taramadan da geçebilirsiniz.” Ellerini üzerimden çekti. “Barkodunuz nerede?”
“Sol şakağımda.”

“Düşmüş Melekler” – Richard K. Morgan
Ön Okuma PDF İndir

Okuduğunuz için teşekkürler

Fikirlerinizi paylaşmanız bizi çok sevindirir.
Yorum yazarak bizi daha iyi içerikler hazırlamak için destekleyebilirsiniz.

Düşüncelerini Paylaş



avatar

Kayıp Dünya

Kayıp Dünya Editörleri tarafından yayınlanmaktadır.

Yorum Yapılmamış

Yorum yazmak için tıklayın